Tehdit suçu, bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğini belirterek, kişiye gözdağı vermek şeklinde tanımlanabilir. Tehdit edilen kişinin korkup korkmamasının bir önemi yoktur, tehdit eylemine konu olan söz veya davranışların normal bir insanı korkutmaya, onun için huzurunu bozmaya elverişli olması yeterlidir.
Tehdit suçu ancak gerçek kişiler aleyhine işlenebilir. Tüzel kişiler aleyhine tehdit suçu işlenemez, şartları varsa tüzel kişi olan örneğin şirketin sahibi veya ortaklarına karşı işlenebilir.
Samsun Tehdit Suçu Avukatı, Samsun'da görülen kasten yaralama suçlarına ilişkin yapılan yargılamalara ilişkin avukatlık ve hukuki danışmanlık hizmeti sunar. Samsun'da görülen ceza davaları alanlarında faaliyet gösteren avukatlara denir. Avukat, yargı önünde; gerçek ya da tüzel kişilerin haklarını savunan, hukuk ve yasa işlerinde yol gösterici nitelik taşıyan kişiye verilen mesleki unvandır. Avukat kelimesi Latince kökenli olup, tanık olarak mahkemeye çağrılan kimse, savunucu anlamlarına gelmektedir. Avukatlık mesleği, hukuk öğrenimi görmüş, avukatlık stajını tamamlamış ve yasaların gerektirdiği koşulları taşıyan kimseler tarafından icra edilir. Avukatlık kanununa göre avukat, hukuki münasebetlerin düzenlenmesini, her türlü hukuki mesele ve anlaşmazlığın adalet ve hakkaniyete uygun olarak çözümlenmesini ve hukuk kurallarının tam olarak uygulanmasını her derecede yargı organları, hakemler, resmi, özel kişi, kurul ve kurumlar nezdinde sağlayan kişidir.. Samsun Ceza Avukatı ve Samsun Ceza Avukatları genellikle Samsun'da görülen ceza davaları ile ilgili hizmet vermektedir.
Tehdit suçu malvarlığına yönelen veya sair kötülük şeklinde işlenmesi şikayete bağlı suçlar kategorisinde yer alır.
Suçun mağduru, tehdit edeni ve tehdit eylemini öğrendiği tarihten başlamak üzere 6 ay içerisinde şikayet hakkını kullanmak zorundadır. 6 aydan sonra şikayet edilmesi halinde şikayet süresi yapılmadığında şikayet hakkını kaybedecektir. 6 aylık süre tehdit edeni ve tehditi öğrendiği tarihten itibaren başlar ve en geç dava zamanaşımı süresi içinde kullanılmalıdır.
Tehdit suçu yaşam hakkına yönelik olursa takibi şikayete bağlı bir suç olmayıp, re'sen soruşturması yürütülen bir suçtur. Takibi şikayete bağlı olmadığı için 6 aylık süre geçerli değildir. Ancak şikayet en geç dava zamanaşımı içinde kullanılmalıdır.
Tehdit suçunda dava zamanaşımı 8 yıllık süreye tabidir.
Tehdit suçunda TCK 106/1'de yer alan suçun temel şekli bakımından uzlaşmaya tabidir. Uzlaşma görüşmelerinden sonuç alınamaması durumunda kamu davası açılarak kovuşturma aşamasına geçilir. Ancak tehdit suçunun TCK m. 106/2'de yer alan nitelikli halleri uzlaşmaya tabi değildir.
Tehdit suçundan yapılan yargılamalar görevli mahkeme olan Asliye Ceza Mahkemesi tarafından görülür.
Bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden bahisle tehdit eden kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından veya sair bir kötülük edeceğinden bahisle tehditte ise, mağdurun şikayeti üzerine, altı aya kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.
Tehdit amacıyla kasten öldürme, kasten yaralama veya malvarlığına zarar verme suçunun işlenmesi halinde,
ayrıca bu suçlardan dolayı ceza verilir.
Tehdidin
- Silahla
- Kişinin kendisini tanınmayacak bir hale koyması suretiyle, imzasız mektupla veya özel işaretlerle
- Birden fazla kişi tarafından birlikte
- Var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak, İşlenmesi halinde, fail hakkında iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl (2) veya daha az süreli hapis veya adlî para cezası ise; mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade eder.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için;
- Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması
-Mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması
-Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi, gerekir. Sanığın kabul etmemesi hâlinde, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmez. (Mağdurun uğradığı zararın giderilmesi maddi zarara ilişkindir. Hakaret suçu nedeniyle uğranılan doğrudan bir maddi zarar bulunmamaktadır. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebilmesi için kişinin uğradığı manevi zararın giderilmesi şartı aranmaz.)
Açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen hükümde, mahkûm olunan hapis cezası ertelenemez ve kısa süreli olması halinde seçenek yaptırımlara çevrilemez. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilmesi halinde sanık, beş yıl süreyle denetim süresine tâbi tutulur. Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez.
Gerekli şartları taşıyan kişi hakkında tehdit suçundan cezalandırılmasına karar verilmesi halinde, CMK m. 231 uyarınca Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması kararı verilebilir.
Hapis cezasının ertelenmesi, mahkeme tarafından mahkumiyet kararıyla belirlenen hapis cezasının cezaevinde infaz edilmesinden şarta bağlı olarak vazgeçilmesidir. Koşulları varsa hapis cezasının ertelenmesi kararı verilebilir.